Tepebaşı Pera Müzesi
-
KATEGORİ
- Kültürel
- Tarihsel
-
LOKASYON
İstanbul
-
YIL
2002
TEPEBAŞI SUNA ve İNAN KIRAÇ VAKFI PERA MÜZESİ
Beyoğlu ve çevresi genellikle batılıların tercih ettiği bir yaşam çevresi olup, Suriçi’ne nazaran daha kozmopolit bir nüfus özelliği gösterir. Yabancı devletlerin Osmanlı İmparatorluğu nezdinde sürekli elçi bulundurma kararından sonra açılan İran elçiliği dışındaki tüm elçilikler Galata ve Beyoğlu bölgesindedir. İstanbul’u etkileyen hemen hemen tüm batılı akımların ilk örneklerine Galata ve Beyoğlu bölgesinde rastlanır; ilk belediye faaliyetleri, ilk elektrik, ilk hava gazı, ilk tramvay, ilk ve tek tünel burada hayata geçer. Galata ve Beyoğlu her dönem imparatorluğun batıya açılan kapısı olur.
XVII. yüzyıldan itibaren Galata, surların dışına taşarak gelişmeye başlar. Cadde-i Kebir (Grande Rue de Pera) adıyla anılan günümüz İstiklal Caddesi, Galata surlarının tepe kapısından başlayarak, Taksim’e doğru ilerlemektedir. Bu caddenin batısında, Haliç’e bakan yamaçta gelişen cadde ise eski adıyla Kabristan-Mezarlık Sokağı olan Meşrutiyet Caddesi’dir.
XIX. yüzyılın ilk çeyreğinden itibaren o döneme kadar tek konaklama yapısı olan hanlar, yerini otellere bırakmaya başlar. İlk oteller Beyoğlu’nda İstiklal ve Meşrutiyet Caddeleri üzerinde yapılır; bu yeni yapıların bilinen ilk örneği Galata’da açılan Hôtel des Quatre Nations’dur. Yaklaşık yedi yıl hizmet veren bu otel, 1848 yılı başlarında satışa çıkarılır. Modern anlamdaki ilk otel 1841 yılında İstiklal Caddesi’nde bulunan Hôtel d’Angleterre’dir. 1849 yılında Bizans ve Pera Oteli, 1851 yılında da Hôtel de France açılır. 1855 yılından itibaren Avrupa standartlarında pek çok otel hizmet vermeye başlar.
Bristol Otel’le ilgili ilk haber, İstanbul’da Fransızca yayınlanan 5 Ağustos 1892 tarihli Le Moniteur Oriental Gazetesi’nde çıkar; Ermeni-Katolik Patrikliği, Mimar Achille Manoussos’a Bristol Oteli’ni yaptırmaktadır. 1893 yılında açılan bu yapı, 1950’li yıllara kadar prestijli bir otel olarak hizmet verir.
Meşrutiyet Caddesi’ndeki yapı, XIX. yüzyılın son çeyreğinde yapılan bir Manoussos yapısıdır. Binanın ana girişinin sol yanında “A. MANOUSSOS ARCHITECTE” yazısı okunmaktadır. Dönemin genel mimari karakterine uygun olarak tasarlanan yapı, E. Goad tarafından yapılan Aralık 1905 tarihli haritalarda mevcuttur.
Bristol Otel zaman içinde yeni otellere karşı rekabet gücünü kaybeder ve kullanım dışı kalır. 1980 yılında Eskişehir Bankası tarafından satın alınan yapı, yalnızca ön cephesi muhafaza edilerek yıkılır ve komşu parselde yer alan apartman ile birlikte Esbank Genel Müdürlük Binası olarak Hayzuran ve Doğan Hasol tarafından yeniden inşa edilir. Yönetim binası olarak yeniden planlanan yapıda 1980’li yılların yürürlükteki şartnameleri esas alınarak uygulama yapılmış, planlama kurgusu bir büro binasın a uygun olarak çözümlenmiştir. Geçen süre içinde deprem yönetmelikleri iki kez değişmiş olup yapının taşıyıcı sisteminde ciddi problemler olduğu tespit edilmiştir.
Suna ve İnan Kıraç Vakfı tarafından 2002 yılında satın alınan bu iki yapının yeni kurulacak olan Pera Müzesi olarak düzenlenmesine karar verilir. Her iki yapının da Meşrutiyet Caddesi’nden yüz alan ön cepheleri mimari karakteristikleri nedeniyle esaslı bir onarıma tabi tutularak muhafaza edilmiştir. Bristol Otel’in mevcut cephesi yöresel taş olup, giriş kapısının her iki yanındaki kolonlar ile birinci kat orta aksındaki balkon korkuluğu mermerden yapılmıştır. Konut binasının cephesi ise zemin kat cephesi dışında sıva ile sonlanmıştır. Her iki yapının da korunması gerekli bir özellik arz etmeyen arka cepheleri, Esbank olarak düzenlenirken yıkılmıştır.
Projelendirme sırasında karşılaşılan en büyük güçlük, otel olarak yapılan ve daha sonra büro binasına dönüştürülen yapının kat yüksekliklerinin yetersizliğidir. Müze olarak tasarlanması istenen yapıda büyük sergi mekanları elde etmek amacıyla ön cepheye tesir etmeyecek şekilde aradan bir kat kaldırılmıştır. Bugünkü yapı dışarıdan giriş + dört kat görünmesine karşın, içeriden giriş + üç kat olarak hizmet vermektedir. Yapıya daha önceki onarımı sırasında eklenen iki kat ise bir tam kat ve çatı arası olarak yeniden düzenlenmiştir. Çevredeki yapılar ile aynı yüksekliğe erişmek için imar planının verdiği haktan yararlanılmış olup, ilave edilen kat korunması gerekli kültür varlığı yapı ile aynı yüzde olmaması için geriye çekilmiştir.
200 kişilik konferans salonu, kafesi, "Anadolu Ağırlık ve Ölçüleri", "Kütahya Çini ve Seramikleri", “Düşlerin Kenti: İstanbul”, “İmparatorluktan Portreler” gibi koleksiyon sergileri ile süreli sergilere ev sahipliği yapmaktadır...
KÜNYE
Orijinal Mimari | Achille Manousso |
Mimari Tasarım | M. Sinan Genim |
Proje Yöneticisi | Belma Barış Kurtel |
Proje Ekibi | Özgen Esen Naime Alaybaşı Yusuf Aldırmaz Özlem Şenoğulları |
Rölöve | Nesrin Küçükbayrak Nesrin Taşkın |
Statik | Fonksiyon Mühendislik Attila Çaydamlı Feridun Gültekin |
Mekanik | Hasel Mühendislik Selim Evyapan |
Elektrik | Dasel Mühendislik Korkut Daşdemir |
Akustik | Modern Elektronik Mustafa Şahin |
Aydınlatma | Total Aydınlatma Zeki Kadirbeyoğlu |
Ana Yüklenici | Gürsoy İnşaat Ergun Gürsoy |
Fotoğraflar | Cemal Emden Ömer Kokal |
İşveren | Suna ve İnan Kıraç Vakfı Kar İnşaat |
İşlev | Müze |
Proje Yılı | 2002 |
Yapım Yılı | 2002-2005 |
Arsa Alanı | 473,80 m2 |
İnşaat Alanı | 3.580 m2 |