Avrupa'nın Kökleri...
AnasayfaMedyaKöşe Yazıları

Avrupa'nın Kökleri...

KAYDIRIN

< Geri dönün

Avrupa Haritası

AVRUPA’NIN KÖKLERİ

Milliyet Gazetesi, 11 Ocak 2025, s. 2.

Pax Romana
Roma Barışı

Umberto Eco
LEspresso
Le radici dell’Europe
Avrupa’nın Kökleri

 “Hesapta kaidedir, aynı cinsten olmayan şeyler cem edilemez.”

Panteon

Hadrianus

Septimus Severus Philippus (244-249) ise Suriye kökenlidir. Önemli olan ırksal aidiyet değil, Romalı olmak, Roma kültürüne vakıf olmaktır.

Şarlman ve Şarlken

Bir dönem Roma İmparatorluğunu tekrar canlandırmak isteyen Avrupa halkları çok erken tarihlerden itibaren bu konuda çalışırlar. Frank ve Lombard Kralı Şarlman / Charlemagne Kutsal Roma İmparatoru olarak 800 yılında taç giyer. Ancak bu birlik çabası çok uzun sürmez. Aradan geçen uzun bir zaman sonra, 1512 yılında yapılan Şarlken / V. Karl bu iddia ile Kutsal Roma Germen İmparatoru ilan edilir. Ancak böyle bir imparatorluğun var olması mümkün değildir. Voltaire (1694-1778) “Bu kendine Kutsal Roma İmparatorluğu diyen ve demeye de devam eden yığın, hiçbir şekilde ne kutsal ne Roma ne de bir imparatorluk” diyecektir. Çünkü bu girişimin arkasında “Alman Milletinin Kutsal Roma İmparatorluğu” anlayışı bulunmaktadır. Roma’nın barbar olarak nitelediği kavimlerin bir imparatorluk kurması mümkün değildir. Çünkü imparatorlukların dini, dili, ırkı ve rengi olmaz. Elbette kutsal (Katolik inancı) ve ırkın (Germen) egemen olduğu bir devlet kurabilirsiniz, ama bu devlet imparatorluk olmaz.

Daha sonra Almanya bu işi Birinci ve İkinci Dünya Savaşı ile iki kez daha dener ve hüsrana uğrar. Bu kez silah gücü ile değil, ekonomik güç ile birleşmeyi sağlamaya çalışmaktadır, ancak hâlâ bu birleşmenin arkasında yatan düşünce, Alman milletinin hâkimiyeti sağlanması düşüncesidir.

Avrupa Anayasası

Umberto Eco, makalesine “Bir anayasada kıtamızın Yunan-Roma ve Yahudi-Hristiyan köklerine işaret edilmesinde, ayrıca bu kökler sayesinde Roma’nın panteonunu her ırktan tanrıya açtığının ve imparatorluk tahtına siyah tenli adamları oturttuğunun (Aziz Augustinus’un Afrikalı olduğu unutulmamalıdır), kıtanın diğer kültür ve etnik katkıların entegrasyonuna açık olduğunun ve bu açık fikirliliğin en derin kültürel özelliklerinden birini oluşturduğunun belirtilmesinde ben bir sakınca görmüyorum.” sözleriyle devam etmektedir.

Umberto Eco gibi derin kültürel birikime sahip bir insan bile Avrupa’nın oluşmasına katkı sağlayan pek çok milleti (kültürü) görmezden gelebilmektedir. Ne demek “… kıtanın diğer kültür ve etnik katkıların entegrasyonuna açık olması”? Elbette günümüzde her kıta ve her ülke varlığını korumak için bu tür entegrasyonlara açık olacaktır. Sınırlarınızı yüksek duvarlarla çevirmek, içe dönmek bir kurtuluş değildir. Artık global bir dünyada yaşıyoruz; her kültürün, her etnik grubun kendini ifade etmesine ve birlikte yaşama kültürünü benimsemesine ihtiyaç var. Her dakika telefonumuza, televizyonumuza ulaşan enformasyon bombardımanı altında yaşıyoruz. Nasıl olur da bu kadar iç içe olduğumuz bir dünyada, altı üstü uzayda bir noktada, “Siz bizden değilsiniz, oturun oturduğunuz yerde!” sözleri geçerli olabilir?

Hangi Geçmiş?

Günümüz Avrupa’sı yalnızca Yunan-Roma ve Musevi-Hristiyan kültünden mi oluşmaktadır? İspanya ve Portekiz’de hüküm süren Arap ve Berberilerin, Viyana’ya kadar uzanan bir bölgeyi yüz yıllar boyunca hâkimiyeti altında tutan Türklerin, Avrupa’nın büyük bir alanında yaşayan Slavların bu yaşam ortamına hiç mi katkıları yoktur? Bu anlayış devam ettiği müddetçe Avrupa’nın bir “Anayasa” çerçevesinde birleşmesi bir tarafa, birlik oluşturması bile mümkün değildir. Böylesi art niyet taşıyan bir birliğin mevcudiyetinin fayda değil, zarar getireceğini gören İngiltere 2020 yılında birlikten ayrılır. Ülkemiz Avrupa Ekonomik Topluluğu ile yaptığı 12 Eylül 1963 tarihli Ankara Antlaşmasıyla yaklaşık altmış yılı aşkın süredir Avrupa Birliği ile olan entegrasyonu sağlamaya çalışmaktadır. Avrupa kıtası dışında yer alan Fransız Guyanası ile Kıbrıs’ın ortak olduğu, geleceği belirsiz bu siyasal birlik içinde yer almanın bize ne kazandıracağı meçhuldür.

Müşterek bir hedefe doğru yol almak yerine, kökenini oluşturan coğrafyada yeni karışıklıklar çıkartmayı marifet sanan bir birliğin uzun ömürlü olması söz konusu değildir. Daha önceleri denenmiş, geleceği olmayan birlik yerine, daha geniş vizyonu olan bir ticaret birliği içine katılmanın yollarını aramamız gerekiyor. Hiç unutulmamalıdır ki; barışın egemen olduğu, çatışmaların ortadan kalktığı yıllar boyunca insanlık refah dönemi yaşamış, kültür, sanat ve bilim gelişmiştir.

Umerto Eco, (Çev. Şemsa Gezgin), Yengeç Adımlarıyla, İstanbul, 2012, s. 287-289.

Avrupa Haritası
Avrupa Haritası
Avrupa Parlamentosu
Avrupa Parlamentosu
Şarlman
Şarlman
Avrupa Birliği Bayrağı ve Türk Bayrağı
Avrupa Birliği Bayrağı ve Türk Bayrağı

Yenilem Proje Danışmanlık Ticaret A.Ş. © 2025. Her Hakkı Saklıdır. Site: İkipixel

TAKİP EDİN